Dijital Yenilikler

Küresel Salgında İşletmeler İçin Sosyal Medya İpuçları

Sosyal medya, halk sağlığını tehdit eden covid-19 sürecinde daha da önemli hale geldi. Zararının faydasından fazla olmaması için sosyal medya devleri, birtakım önlemler aldı ve bu önlemler doğru bilginin yayılmasını kolaylaştırdı.

Sosyal medya, korkuları hafifletebilir; aynı zamanda yanlış bilgilerin yayılmasına neden olabilir. Bu bakımdan doğru bilgiye ulaşmak için pandemi döneminde bazı yönlendirmelere ihtiyaç olduğu ortaya çıktı. Örneğin Facebook Koronavirüs Bilgi Merkezini ve Google önerilerini doğru bilgiye ulaşma adına atılmış doğru adımlar arasında gösterebiliriz.

Günümüzde 3.4 milyar kişi (dünya nüfusunun %45’i) sosyal medya kullanıyor ve bu sayı her geçen gün daha da artıyor. Bu rakamlar, sosyal medyanın bilgi almak için en iyi mecralardan biri olduğunu gösteriyor. Diğer yandan sosyal platformların hızlı hareket eden doğası ve paylaşım kolaylığı birleştiğinde birtakım görgü kurallarına uyma gereksinimi de artıyor. Özellikle covid-19 gibi belirsizlik zamanlarında bu görgü kurallarına daha da ihtiyaç duyuluyor.

Sosyal Medya Görgü Kuralları

İnsanların davranışlarına çeki düzen vermesi içi geleneksel ve yazılı olmayan kurallar olarak tanımlanan Görgü kuralları artık sanal dünya için de geçerlidir. Facebook, Twitter, LinkedIn, Instagram ve YouTube gibi sitelerde her şeyi özgürce yayınlamak yerine, artık her zamankinden daha fazla etkileşimleri ve yayınları yönlendiren ancak konuşulmayan “davranış kuralları” var. Bu davranış kuralları, COVID-19’a atıfta bulunurken son derece temkinli olmak, gönderilerin genel iş stratejinizle uyumlu olduğundan emin olmak ve yalnızca güvenilir bir kaynaktan bilgi paylaşmak anlamına gelir.

Peki, bu süreçte işletmeler nasıl bir strateji kurmalı ve sosyal medyalarını nasıl yönetmeli? Şimdi ulusal ve küresel çaptaki acil durumlarda sosyal medya platformlarının nasıl kullanılacağına daha yakından bakalım:

1. Facebook

Bir Facebook yayını oluşturmadan önce durun ve düşünün. Oluşturacağınız içeriğin coronavirüs hakkında ciddi bir haberin yanında yer aldığını zihninizde canlandırın. Acaba paylaşımınız dönemin ruhuna aykırı mı veya bir yönüyle eksik mi?

Bu bakımdan paylaşımlarınıza daha fazla özen gösterin. Facebook kullanıcılarının aradıkları bilgileri, çalışanları ve müşterileri nasıl güvende tuttuğunuzla ilgili güncellemeleri ve iş operasyonlarındaki değişiklikleri güncel olarak paylaşın.

İnsanlar sizi sosyal medyada bulamazlarsa, hala iş için açık olduğunuza güvenme olasılıkları daha düşüktür. Bu nedenle Facebook sayfanızı periyodik aralıklarla güncellemeyi ihmal etmeyin. Facebook’un da kullanıcıları güvende tutma ve sağlık uzmanlarına, yerel yönetimlere, işletmelere erişimi kolaylaştırma adına yanlış bilgileri durdurmak için adımlar attığını belirtelim.

2. Twitter

COVID-19 salgını sırasında, tüm gözler tweet’lerinizde olabilir. Tweetleriniz herhangi bir web içeriğine, fotoğrafa veya videoya bir bağlantı içerirse işletmeniz için daha iyi olacaktır.

Kullanıcılar, son haberleri öğrenmek için Twitter’a yöneliyor. COVID-19 sürecinde, ürün veya hizmetlerinizi içermeyen güncel ve doğru bilgi paylaşımları yapın. Doğru haberler vererek ve faydalı bilgileri tweetleyerek daha fazla müşteri elde edebilirsiniz.

İnsanların şu anda neleri önemsediğini tweetleyin. Ayrıca, önemli sohbetlere katılmak ve katkıda bulunmak için ilgili hashtag’leri keşfedin ve kullanın. Anahtar mesajlarınızı olumsuz etkilememek için az miktarda hashtag kullanın. Twitter, tweet başına ikiden fazla hashtag kullanılmasını öneriyor. Konuşmaya katılabilmeniz için trend olan hashtag’leri tanımlamak için Hashtagify gibi web adreslerinden yararlanabilirsiniz.

3. Linkedin

Linkedin, Facebook ve Twitter’dan farklıdır. Çünkü iş dünyasındaki profesyonellere yönelik bir sosyal medya platformudur ve hedef kitlesi biraz daha sınırlıdır. İş dünyasının koronavirüs nedeniyle değiştiğini ve çalışma biçimlerinin farklılaştığını hesaba katarsak; bu durumun Linkedin iletişim stratejilerini de etkilediğini ifade edebiliriz.

Linkedin paylaşımlarınızda aşağıdaki konulara önem verirseniz pandemi sürecinde insanlara veya takipçilerinize daha faydalı olabilirsiniz:

  • Evden çalışmayı teşvik edici paylaşımlar yapın.
  • Uzaktan çalışma sistemi hakkında bilgiler verin.
  • Kriz yönetimi için doğru tavsiyelerde bulunun.
  • Müşterilerinizle iletişim kurun.
  • Bilgi paylaşmak için Linkedin Live kullanın.

4. Instagram

Instagram, işletmeler tarafından COVID-19 sırasında destek mesajları paylaşmak ve iş operasyonları hakkında bilgi vermek için kullanılıyor. Instagram, aynı zamanda hikaye, bağış etiketleri ve canlı yayın gibi özellikleriyle de bu sürecin olumsuzluklarını hafifletmenize yardımcı olabilir.

Instagram kullanırken hedef kitlenizi göz önünde bulundurun. Pandemi dönemine uygun fotoğrafları yayınladığınızdan emin olun. Koronavirüs salgını sırasında mizah kullanma konusunda daha dikkatli olun. Instagram, aynı zamanda video ile mesaj vermek için de iyi bir platformdur.

5. Youtube

Kullanıcılar, Youtube’da her gün bir milyar saatten fazla video izliyor ve bu sayı koronavirüs salgını sürecinde daha da arttı. Bu platform yararlı videoları ve iş ipuçlarını paylaşmak için iyi bir yoldur.

İşletmeniz için kullanırken, diğerleri gibi yalnızca hedef kitlenizin ilgisini çekecek içerik yayınlayın. Bir video serisi başlatın ve kendinize biraz daha fazla zamanla buluyorsanız uzman olduğunuz konularda video içerikler paylaşın. Kullanıcılar karantina sürecinde bir kaçış olarak sosyal medyaya akın etmiş durumda. Güvenilir bloglar sağlayan ve sizi veya yöneticilerinizi düşünce liderleri olarak konumlandıran video blogları (vlog’lar) ile her zaman bir yıldız gibi parlama şansınız var.

İşletmenizi Dijitalde Yönetin

Sosyal medya, özellikle COVID-19 gibi bir halk sağlığı krizinde kitlenizle iletişim kurmak için önemli bir araçtır. İlerleyen günlerde iyileşme geldiğinde insanlar bu platformlarda zaman geçirmeye devam edecek.

Uyguladığınız bir kampanya veya günlük sosyal medya paylaşımlarınız markanızı geniş kitlelere duyurmanızı sağlayabilir. Bu nedenle sosyal medyayı kullanırken sorumlu olduğunuzu unutmayın ve insanlara doğru ve faydalı bilgiler verme gibi bir misyon edinin. Bu aynı zamanda ziyaretçilerinizin önemli hissetmelerini ve duyulmalarını sağlayacaktır; bu da markanıza sadakat kazandırmaya devam edecektir.

Peki, küresel bir salgın olan covid-19 sürecinde sosyal medyayı nasıl kullanıyorsunuz? Sosyal medya kullanımınız, işletme hedeflerinizle örtüşüyor mu? Sosyal medya iletişimi ve dijital medya pazarlaması ile ilgili aklınızda herhangi bir soru mu var? Aradığınız cevaplar tahmin ettiğinizden daha yakın olabilir. Profesyonel ve başarılı bir dijital medya iletişimi hakkında canlı destek almak için tıklayın. Ana sayfadaki canlı destek bölümüne sorunuzu ve düşüncenizi yazın ve gönderin. Belli bir strateji dahilinde iş yükünüzü profesyoneller ile paylaşarak hedeflerinize daha kolay ulaşabilirsiniz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir